12 Mart 2020 Perşembe













KORUMALIYIZ
Faralya-Kirme-Kozağaç-Montana Tepesi / 08.03.2020/ 18km
Bahar geldi dağlarımıza, yenileniyor tüm doğa. Güzelliklerini sunuyor cömertçe. Papatyalar dolduruyor çılgınca dağı taşı. Gülümsüyor sevgi dolu yüreklere. LÜTFEN GÖRÜN YA DA İYİ BAKIN!
Kime diyorum, kim görsün kim, görmeli, kimin gözlerine sokabilmeliyiz!
Faralya’ya gidiyoruz dolmuşumuzla bu hafta. Yol kenarı aile işletmeleri açılmamış henüz. Bahar tüm coşkusu ile burada. Badem ağaçları ak top, erikler de toparlanmada çıtı pıtı çiçekleri ile. Babadağ’a doğruluyoruz. Likya patikaları, Likya yolları  yürünmeli kaybolmadan. Yer yer asfalt oldu çünkü güzelim patikalar. Köyler yol istiyormuş! Yollar Babadağ eteklerinde gizlenmeye çalışan otellere ulaşım için mi; köyler için mi?
Babadağ eteklerinden Kirme ye yöneliyoruz. Dağlar içinde yüzyıllar öncesinin taşlarla örülmüş patikaları, Likya yolları, köylerin ilk ulaşım yolları.  Bir yanımız ufka doğru tüllenen engin Akdeniz, bir yanımız tüm heybetiyle Babadağ. Kirme,önceleri beyaz badanalı köy evleri ile karşılardı bizi. Şimdi taş duvarlı koca koca yapıları ile, yeşilliklerin dozerlerle talan edildiği inşaat alanları ile karşımızda. Papatyalar coşmuş bahçelerde. Yolumuz da asfalt artık Kozağaç’a kadar. Biz yol kenarında bulabildiğiz topraklarda yürümeyi seçiyoruz. Orman içlerinde anemonlar, çıtı pıtı çiğdemler, adını bilemediğimiz eşsiz bahar çiçekleri… Kozağaç’ın üstünde Babadağ’ın yalçın kayaları, kayalardan kopup gelen taşlar…Kavak dolu vadi de baharı bekliyor özgürce gezen inekler ile. Kozağaç’tan sonra  Kıdrak  seyri ile tepede yemek molamız, Akdeniz engin turkuazı ile karşımızda..Büyük tatil köyü aşağılarda kalıyor biz gözümüzü uzaklara, adalarımıza uzatıyoruz ,manzara ile gündeme de dönüyoruz, 8 Mart  Dünya Kadınlar Günü. Emeğin eşit bölüşümünün sağlanma savaşı, eşit işe eşit ücret! Aynı işi yapan kadın emeği erkek emeğinden daha değersiz olamaz. İşe kabulde erkek öncelikli olamaz, çalışma koşullarında ayrımcılık yapılamaz, çalışma izni kocanın ya da babanın tekelinde olamaz.  Kadınların savaşımı insanlık savaşımı. İnsanlık değerlerinden kopuluyor. Şiddet sarmış toplumu. Sokakta şiddet, hastanede şiddet, tv dizilerinde şiddet, sağımızda şiddet, solumuzda şiddet. Sınırlarda  mültecilere şiddet,Taksimde kadınlara şiddet.  Ve kadına şiddet! Erkeğe tabi yaşamaya zorlanan kadınlar şiddet görüyor en çok. Şiddet eğilimli kişi çok, şiddetin sınırı yok. Tensel, sözel, eylemsel, cinsel şiddet kadına. Toplumsal bilinci yükseltmenin yolunu bulmak zorundayız. Eğitimin içler acısı hali ve şiddete birçok etken var…
      Deniz büyüyor,  deniz seyrindeyiz. Ölüdeniz küçülüyor, yeşillikler arasında göl oluyor İblis Burnu’nun arkası . Nikolas Adası tarihi kalıntıları ile ortada. Gemile koyu, Soğuksu, Darboğaz, arkasında Kızılada,  Kapıdağ Yarımadası, Göcek adaları… Deniz deniz  deniz…  Uzanıyor Akdeniz enginlere.  Sonra yürüyüşçüler. Seviniyorum gençler yürüdükçe. Antalya’dan “BÖRTÜBÖCEK”, Denizli’den “DOSEV”grupları  gelmiş yürüyorlar. Güzelliğimizi  görsün gençlerimiz ve bu güzelliklerimizi koruma bilinci oluştursunlar.
Babadağ eteklerini zikzak patikalarda inerken Montana Tepesi’ne doğru dikkatli olmalıyız. Gözümü denizden alamıyorum ki, köpük köpük kıyılar ak dantelli, arada deniz motorları uzanıyor ak köpüklü yaylar çizerek, mavileri coşturuyor. Belcekız plajı, Ölüdeniz Lagun eşsiz bir görüntü Fethiye’mizi tüm dünyaya tanıtan.
Montana tepesinde bir başka kalabalık. Patikanın bittiği noktada bir açık hava konseri hazırlığı. Gençler arabaları ile geliyor,(lütfen temiz bırakın!!) Müzik ve gençlerin coşkusu deniz maviliğine karışıyor. Piknikçiler çay ikram ediyorlar bir- iki, halkımı seviyorum.
 Montana girişinde “ Likya Yolları Başlangıç Tabelası”. Artık sembol gibi kalmış. Güzelim Likya yolunu araba yolu yapmışız kayalıkların başlangıcına kadar.
Asfaltta yürümek zor geliyor bize. Yine ozanımız Faruk Nafiz’in dizeleri usumda “ İncinir düz cadede / dağda gezen ayaklar”
Dolmuşumuzda toplanıyoruz, tatlı yorgunluğumuzla, akşam kızıllığı ile evlerimizdeyiz.
Katılımcılar: Şakir Sarıoğlu, Fatih Doğan, Süha Aksoy, Esther Primevara, Hüseyin Dikiş, Musa Toyman, Atiye Kaçar, Zeynep Karaca, Emin Demirci, Aysel Yüksel, Hülya Yurtsever, Beyhan Yörük, Nurşen Gürsoy, Sefai Güner, Erdal Pay, Alime İşçi, Ulrike  Engin, Gaffar Çit, Arife Güven, Rasih Küçükünal





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder